|
|
|
|
? Histogram
Histogram, bir bakışta, tam olarak kaçı gösterdiğinin
bilincinde olmadığımız, ama zamanı yaklaşık
söyleyebildiğimiz bir saatmişçesine, epeyce bilgi aktarır.
Saat örneğine benzer şekilde, histogramı okumada da beceri
kazanmak, bir konunun çekilmesinde seçilen ışıklama
değerlerini ya da görüntünün kalitesini çabucak
değerlendirebilme yeteneğini kazanmak anlamına gelir. Bazı
gelişkin fotoeditörlerde, görüntünün düzeltilmesine yönelik
verdiği bilgilerle, kullanıcının çok yardımcısı olan
histogram, makinelerin içine girdiğinden beri, çekilen bir
fotoğraftaki ton dağılımını değerlendirmeye olanak verip,
çekilmiş bir görüntünün yeniden çekilip çekilmemesi
gerektiğini de söyler. Bir görüntüdeki her piksel, tam
siyahtan (0) tam beyaza (255) kadar, 256 parlaklık
düzeyinden herhangi birine yerleşir.
OMÜ Gözlemevinde alınan
Ay fotoğrafı
ve histogramı |
O halde, bir
histogram, sayısal bir görüntüde piksellere kaydedilen
bilginin, 256 olası parlaklık düzeyine nasıl dağıldığını
gösteren, basit bir grafik aslında. Grafiğin yatay ekseni,
en solda 0’la gösterilen tam siyahtan başlayarak, en sağda
255’le gösterilen tam beyaz’a kadar, tüm parlaklık
dağılımını verir. Bu ekseni, üzerinde 256 delik bulunan ve
deliklerin her birinde, tek bir parlaklık bilgisini taşıyan
tek bir pikselin bulunduğu bir çizgi olarak da
düşünebilirsiniz. Bunlar yalnızca sayısal duyarkat
tarafından kaydedilmiş değerler olduğundan, yatay eksen aynı
zamanda, söz konusu duyarkatın potansiyel ton dağılımına da
işaret eder. Düşey eksense, bu 256 parlaklık değerlerinden
her birinde bulunan piksel sayısını gösterir. Aynı parlaklık
düzeyindeki piksel sayısı arttıkça, düşey eksenin
gösterdiği piksel sayısı artışı piklerinin de yüksekliği de
artar. Histogramı okumak için piksellerin dağılımına bakmak
yeterli. Duyarkatın ton dağılımın tamamını kullanan bir
görüntü, Hemen her parlaklık düzeyinde, mantıklı bir sayıda
piksel içerir. Çok düşük ya da aşırı yüksek kontrastlı bir
görüntü, pikselleri bir araya yığar ve oldukça dar bir ton
dağılımıyla sınırlı kalır. Bir histogramda, tümüyle sağa
(aşırı ışıklama-tam beyaz bölgesi) ya da tümüyle sola (az
ışıklama-tam siyah bölgesi) yapışmış dağılım verenler
dışındaki çekimler için, gerçekte iyi ya da kötü histogram
diye bir şey yok. Histogramın görünüşü, konunun hem
özelliklerine hem de çekim sırasında ne kadar süreyle
ışıklandığına bağlı. “iyi” ya da “kötü” diye
nitelenebilecek, reçete bir histogram da yok. Bir
histogramın iyi ya da kötü olup olmadığı, fotoğrafçının neyi
başarmaya çalıştığıyla ilişkili. Bir konuyu çektikten sonra,
bir histogramın sağladığı sayısal veriler yerine, gözünüze
güvenmeye dayalı değerlendirme yeteneğinizi de
kullanabilirsiniz. Seçiminiz ikinci şıktan yana olsa da, bir
histogramın sayısal görüntülerle ilgili gösterebileceklerini
nasıl anlayabileceğinizi öğrenmek, yalnızca çekim sırasında
değil, görüntünün işlenmesi aşamasında da yararlı olabilir.
Histogramları, çekimlerinizde kullanacağınız bir araca
dönüştürmekte gecikmeyin.
Kaynak:
Bilim&Teknik
Dergisi Ekim 2005 Sayı:455 |